Ynt: Ah be İstanbul!
İstanbul benim adım, Doğu Akdeniz’in, Orta ve Yakın Doğu’nun, Balkanlar ve Kafkaslar’ın, yakın-uzak, ön ve arka Asya’nın, binlerce yıldır dünyanın kaderiyim ben!
İmparatorların, sultanların, evliyaların, azizlerin, ermişlerin, kahramanların, soylularn, seçkinlerin, zenginlerin, askerlerin ve hem de ırgatların, hamalların, fakirlerin, yorgunların, kimsesiz ve evsizlerin, terk edilmiş ve kalbi kırıkların, yenilmiş ve kaybetmişlerin, tutunamamış ve hiç tutunamayacakların, kağıt toplayıcıların ve işsizlerin, tinercilerin ve sokak çocuklarının, cariyelerin ve harem ağalarının, hem de çingenelerin şehriyim ben!
Delilerin ve akıllıların, zekilerin ve kurnazların, idealistlerin ve fırsatçıların, safların ve romantiklerin ruhuyum ben!
Hepsinin şehri, hepinizin İstanbul’uyum ben!
Bir bacağımı Avrupa'ya, öbürünü Asya’ya atmış, içinden deniz geçen en eşsiz şehrim ben!
Yedi mübarek tepeme sere serpe yayılmış şehr-i âzâmım ben!
Benim adım İstanbul!