Şiir okuyucusuna nasihatler
2. Nasihat.
Şiir bir lisan meselesidir.
1. Hikmet: şairin çapı ne kadar büyük olursa olsun bir haddi vardır. Şairin çapını lisanı tesbit ve tayin eder. Hangi şiir olursa olsun muhakkak lisan haddi ile mahduttur. Lisanda derinleşmeksizin şiir yazmak mümkün değildir. Derinleşmek ise tefekkürsüz olabilecek bir şey değildir. Divaneler müstesna. Şiir okurken aynı zamanda bir mütefekkir ile sohbet eder okuyucu. Vasati okuyucu için bu derinliğin ilk emaresi "hayret"tir.
2. Hikmet: şiir zihinde beliren ham hali ile nas içine çıkmaz, çıkarılmaz. Yontulur ve tezyin edilir. Has şiir dediğimiz şey ham şiirin üzerinde çalışılması sureti ile zahir olur. Bu hem bir mecburiyettir hem bir nakıslıktır. Nakıslıktır zira şiir maddi bir sanat değildir. Resim, heykel, ebru ve sair gibi. Ham haline yapılan her müdahale ilk geleni bozar. Maddi sanatlar maddenin içindekini ayan etmek muradadında iken şiir söz yolu ile maddileşmek zorundadır. Mecburiyeti budur. Şairin müdahalesi ne kadar ustalıkla olursa olsun şiirin yontulması manasına gelir ki hasıl olan şiir aslında ilk gelen olmamış oluyor. Bu da nakıslığı.
Hikmet-i hüda mükemmelliği kendine mahsus kılmış ya hu!