evla
Gündüz yarasalarıyız biz.
Anahtar çevrildiğinde ,bir kelebek kanatlandı,bütün çarkların hareket zamanı gibi,zaman çarklara bulaşmamış olmasını diledi. Kuklalar da,gölgeler de zıvanadan çıkıyordu,adam küçük bir adam ,gecenin karanlığında gölgesi kendine yetişememiş ,ne yapacağını bilmeden bakmaya başladı.kibrit çöplerinden ağaçları,ağaçlardan büyük kuşları gördüğünde şaşırdı,kuşlar kanat çırpıyor,kitabın ortasına balkon yapan kadına gülümsüyorlardı,kadına dair pek bilgi veremeyen küçük adam,elini gül dikenine batırınca,toprağa bir kan tanesi düştüğü an itibariyle çimenler kan rengine boyandı,istem dışı elini ağzına götüren küçük adam,alnına düşen yağmurun gelecek olan arkadaşlarına kafasını kaldırdığında,kocaman bir şemsiyenin altında olduğunu fark etti,şemsiyede şiirler yazıyordu..küçük adam daha bir dikkat kesildi etrafına, sayfaları hareket eden kitap sayfaları,kuşların uçmasını sağlıyor,sayfiyeler uçuştuğunda gün ışığı gibi etraf aydınlanıyordu,kitap da balkon kuran kadın,kütüphanın ortasına,hemen kitapların yanı başına ayakkabılarını bırakmıştı.